| Türkçe | İngilizce | |||
|---|---|---|---|---|
| Phrasals | ||||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) merak etmek | interest in (someone or something) f. | ||
|
Naturally, I am interested in the European Commission's view. Doğal olarak Avrupa Komisyonunun görüşünü merak ediyorum. More Sentences |
||||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) merak etmek | concerned about (someone or something) f. | ||
|
Your friends are really concerned about your health. Arkadaşların senin sağlığını gerçekten merak ediyorlar. More Sentences |
||||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) merak etmek | brood about (someone or something) f. | ||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) merak etmek | brood about someone or something f. | ||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) merak etmek | brood on someone or something f. | ||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) merak etmek | brood over someone or something f. | ||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) merak etmek | bother about (someone or something) f. | ||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) merak etmek | wonder about (someone or something) f. | ||
| Türkçe | İngilizce | |
|---|---|---|
| Idioms | ||
| Deyim | birini/bir şeyi merak etmek | bother one's (pretty little) head about someone or something f. |
